28 Temmuz 2009 Salı

DEĞİŞİM

Gelişen ve değişen dünya düzeni içinde; Çağdaş, Laik, Demokratik, Sosyal bir Hukuk Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yeryüzünde esen değişim rüzgarına entegre olmak adına harekete geçmiştir. Ancak; ülkeyi yönetenlerimiz, değişim adındaki küresel politikanın ne anlama geldiğini henüz çözemeden, gençliğimiz; okudukları Avrupa ve Amerika menşeili kitapların tesiri altına girerek yozlaşmaya başlamıştır. Değişimin ve mevcut sürecin neticesinde ortaya çıkan sonuçların esiri haline gelen beyinler, kültür erozyonuna uğramış, öz benliklerinden sıyrılmış, kimliklerini ve kişiliklerini kaybetmiş, ihtiraslarının kurbanı olmuş, yaşadıkları bu anlamsız duyguları Hürriyet ve Özgürlüğün bir gereği gibi algılamış, basitleşmiş, toplum içinde saygınlıklarını kaybetmişlerdir. Yitip gitmek üzere olan bedenleri algılama hatasından muzdariptir. Süre gelen hayatın içinde farkında oldukları, farkında olmadan ve manasız bir biçimde, algılama hatası ile beraber yaşadıkları enstantaneler acılara boğulmalarına neden olmuş, kabullenmek zorunda kalmışlardır. Ortaya bir yaşam biçimi olarak çıktığı varsayılan veya düşünülen bu durum, algılama hatası ile insan hayatını tehdit eder boyuta gelmiştir. Sonuç itibarıyla değerlendirdiğimizde; Beklentilerine ulaşamayan, kendilerini hayalleri ölçüsünde sorgulamaya başlayan beyinler; eğitimli, kültürlü, birikim sahibi oldukları savını ısrarla savunsalar da; eğitimi bir etiket, kültür kavramını Nobel ödüllü yazarların kitaplarını okumak olarak algıladıklarından olsa gerek, dibe vurmuş vaziyettedirler. Emperyalizmin kurduğu tuzak, anlatımlarınızla beraber alenen kesinleşmiş olup, çıkmaza girmenize neden olmuştur. Hepinize geçmiş olsun... KURTULUŞ: Bireylerin kişisel ve algılama hatasından kaynaklanan görüşlerinden uzaklaşması veya uzaklaştırılması, doğruya yönelmelerinin sağlanması neticesinde ortaya çıkacak bir sonuçtur. 04.02.2009 SAAT 21:35

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder